
Biz İstanbul
İstanbul’da yaşamış, İstanbul’dan tat almış, İstanbul’a tat vermiş herkes için…
Sergi
AKM Galeri
Salvador Dalí (1904-1989), 20. yüzyıl modern sanatının en özgün ve tartışmalı figürlerinden biridir. İspanya’nın Katalonya bölgesinde doğan Dalí, küçük yaşlardan itibaren güçlü bir hayal gücüne ve teknik resim yeteneğine sahipti. Madrid’deki San Fernando Güzel Sanatlar Okulu’nda aldığı eğitim, onu empresyonizm ve kübizm gibi farklı sanat anlayışlarıyla tanıştırdı. 1929’da Paris’te André Breton ve diğer Sürrealist sanatçılarla tanışması ise kariyerinde dönüm noktası oldu.
Sürrealizm, 1920’lerde ortaya çıkan ve bilinçaltının özgürce ifade edilmesini, rüya mantığının sanata yansıtılmasını savunan bir sanat ve edebiyat akımıdır. Bu akımda gerçeklik ile hayal arasındaki sınırlar bulanıklaştırılır, mantık dışı sahneler son derece gerçekçi tekniklerle sunulur. Dalí, bu anlayışı kendi “paranoyak-eleştirel yöntem” adını verdiği teknikle geliştirerek, irrasyonel imgeleri bilinçli bir kompozisyon düzenine oturtmuştur.
Sanatçının en tanınmış eserlerinden “La persistencia de la memoria” (Belleğin Azmi, 1931), eriyen saatleriyle zamanın göreceliğini ve algısal kırılganlığı simgeler. “Metamorfosis de Narciso” (Narkissos’un Metamorfozu, 1937), mitolojik bir temayı çift imgeli kompozisyonla yorumlar. “La tentación de San Antonio” (Aziz Antonius’un Baştan Çıkışı, 1946), dini simgeleri rüya benzeri bir atmosferde sunar.
Dalí, yalnızca tuval resmine odaklanmamış; heykel, sinema, fotoğraf ve sahne tasarımı gibi alanlarda da üretim gerçekleştirmiştir. Teknik ustalığı, teatral kişiliği ve sıra dışı imge dünyası sayesinde, hem sanat tarihinde hem de popüler kültürde unutulmaz bir figür olarak kalmıştır.